Fizyoterapist

Merhaba arkadaşlar,

Bugün sizlere dünyanın en etkili ilacından bahsetmek istiyorum. Biliyor musunuz acaba dünyanın en etkili ilacının ne olduğunu? Spor ve aktivite yani egzersiz diyoruz!
Aslında biliyor musunuz etki alanı en geniş olan en ekonomik ve en sağlıklı olan şey aktivite, hareket. Hareket hayattır. Bütün bunları bir tablete koysaydık dünyanın en ucuz, en geniş etkisi olan ilacına sahip olurduk. Aslında sahibiz!

Peki, niye hareket etmiyoruz?
Çünkü bugün ben size hareketin ve egzersizin önemi ve bilimsel etkilerini anlatan kısa kısa bilgiler vermek istiyorum. Daha detaylı bilgileri önümüzdeki günlerde paylaşacağız.

Peki, vücudumuza bir bakalım hareketsiz alan var mı diye? Baktığımızda vücudumuzda her an her saniye milyonlarca biyoprosesler meydana geliyor. İnanılmaz bir hız var kan akımına baktığınızda 5 litre kanımız gün içerisinde neredeyse 10 tona yakın 120 bin KM ada dönen bir sistemden bahsediyoruz.
Peki egzersiz ve kaslar günümüzde son derece popüler ne diyoruz? 

Egzersiz yaparsak Alzheimer’a iyi geliyor, diğer hastalıklara iyi geliyor aslında çok kolay egzersiz yaptığımızda bütün otoimmün sistem hastalıkların oluşum mekanizması aynı. Demek ki her şeye iyi geliyor. Peki, bilimsel anlamda nereden ve nasıl bakacağız günümüzün yeni bilgisi şu; egzersiz sadece bir hareket değil vücudumuzda örneğin salgı bezleri hormonları var. Pankreas gibi tiroid bezleri gibi biliyor musunuz günümüzde kasların yeni bir ismi var MİYOKİNler diyoruz. Yeni bir salgı bezi organımız var kaslarımız.
Detayları merak edenler?
Biliyor musunuz kaslarımız hareket ettirdiğimiz andan itibaren 600 çeşit miyokin dediğimiz maddeler açığa çıkarıyor.

Kaslarımız Bir Salgı Bezi Mi?

Aslında bu yeni bir bilgi kaslarımız bir salgı bezi midir?
Evet bilimsel anlamda kaslarımız en büyük salgı bezlerimizden birisidir. Düşünün ki düzenli bir egzersiz yaptığımızda vücudumuzdaki antiinflamatuar etkiler açığa çıkmaya başlıyor. Yaralarınız daha hızlı kapanacak, hastalıklarınız daha iyi iyileşecek. Peki, nasıl oluyor? Bir tane örnek vereyim; örneğin vücudumuzda tümör, nekroz faktörü dediğimiz vücudun yağ dokusundan üretilen bir madde var bu maddenin görevi yağ dokusundan üretiliyor fakat küçük küçük enflamasyonlar yaratıyor. Enerjimizi en çok harcayan sistem immun sistem aktivitesi, tümör nekroz faktör devamlı bize küçük enflamasyonlar yaratıyor. İmmun sistemimize birçok cephede savaşmasına yol açıyor. İmmun sistem bu kadar yaygınlaşınca yavaş yavaş enerjimizi bitiriyor.

Aynı zamanda enerji yavaşlayınca vücudun biyolojik prosesleri bozulup çok daha ağır hastalıklara yol açabiliyor.
Örneğin Alzheimer için bugün diyoruz ki Alzheimer enflamatuar bir hastalıktır. Otoimmün bir hastalık, atak geçirten bir hastalık. O zaman egzersiz nasıl iyi geliyor dediğinizde örneğin tümör nekroz faktörü yağ dokusundan elde ediliyor. Biraz egzersiz ve hareket ederseniz interlökin dediğimiz bir madde açığa çıkıyor ve bu onun zıttı olduğu için yağ dokusunu elimine eder. Ve böylelikle yara iyileşmesi, Parkinson, Alzheimer atakları yada romatizma atakları daha da geriye geriye gidecek. Yani günümüzde genel anlamda müthiş salgı bezlerimiz mevcut; yani kaslarımız. 600 çeşit miyokin dediğimiz elzem derece önemli ham maddeyi üretiyorlar. 

Her Şey Enerji ve Sağlık İçin

O zaman şöyle diyelim: vücudumuz her saniye nasıl hareket ediyorsa içimizde hiç durağan bir şey yoksa bizimde belki şu stresli ve zor günlerde hareketli olmamızda fayda var. Siz şunu biliyor muydunuz gün içinde her nefes alıp verdiğimizde böbreklerimiz bir kasın üzerinde 300 metre olmak üzere toplamda 600 metre yol alıyor.

Bazen soruyorum hastalarıma ve arkadaşlarıma veya günümüz insanına 2 böbreği kadar hareket etmiyorlar. Aslında bir miktar hareket edebilsek yada kendimizi motive edebilsek enerjimiz artacak daha keyifli olacağız daha kaliteli yaşam süreceğiz. O zaman ne duruyoruz 2 böbreğimiz kadar bir yarışa geçip hareket edelim.

Yani 600 çeşit miyokini açığa çıkararak enerjimizi daha yüksek tutup daha sağlıklı günlere koşalım.
Vakit ayırıp okuduğunuz için teşekkür ederim, bol hareketli ve sağlıklı günlere…

Yorum Yaz